en güzel günlerimiz

kanımı kaynatıyorsun. kelimelerim uzun bir süredir senin için dökülüyor. aylardır uyuklayan zihnimi harekete geçirdin. uyuyan devi uyandırdın. hücrelerim yaşamaya, aşka aç. canım hep senden daha çoğunu istiyor, kokunu burnuma çeksem alışacak ve hep daha fazlasını isteyeceğim. senin için doyumsuzum, doyulamıyor. gözlerim hiç gözlerinle buluşmadı, ellerim hiç saçlarının kıvırcıklığında kaybolmadı, tenim teninle henüz bütünleşmedi, sıcaklığını hissetmedim, yüzünü henüz ezberlemedim. ama nazım hikmet der ki, en güzel deniz henüz gidilmemiş olandır. en güzel çocuk henüz büyümedi. en güzel günlerimiz, henüz yaşamadıklarımız. işte böyle sevdiğim, seni sevmesi de güzel, sevmesi de. sen güzelsin. biliyorum, içimde bir yerlerde. bana bakacak olan gözlerinin üzerindeki kaşların güzel, onları süsleyen kirpiklerin güzel, içinde kaybolacağım gözlerin güzel. beni öpecek olan dudakların çatlak olsalar da her bir çatladığı yerden daha da güzel, ellerimin dolanacağı saçlarının kıvırcıklığı, ince parmaklarımı sarsın diye yaratılmış sanki. gözlerinde kaybolmak istiyorum. bir aralar denizin üzerinde sırt üstü uzanırdım saatlerce ve her şeyi unuturdum. su bütün dertlerimi alıp götürürdü. gözlerin benim için bir deniz gibi. alabildiğine sonsuz, alabildiğine özgür, alabildiğine deli. ah o masumluğunun yanında ne kıvılcımlar var gözlerinde bir bilsen…

beklemem gerektiğini biliyorum, sabretmem gerektiğini biliyorum, beni belki de sevmediğini biliyorum. ne yapacağımı bilmediğimden mütevellit, sadece saf bir çocuk gibi seviyorum. sen de beni sev, olur mu sevdiğim? bekleyişin sonsuz tuzağına, zindanına düşürme beni. acele etmeyeceğim sadece, tadını çıkarta çıkarta seveceğim seni.

Yorumlar

Yorum Gönder

yorum yapsana?

popülerler