15 ocak 2021 - çocuk olmanın dayanılmaz hafifliği
çocukluğun masumluğu. düşünmemenin hafifliği. alabildiğine masum. alabildiğine yaramaz. uçsuz bucaksız heyecanlar. kan deli gibi ilerliyor damarlarda. saf. yaşadığını atomlarına kadar hissediyorsun. kirpiklerin tene değişi bile masum, bakışlarda parlayan bir ışıltı. hiç sönmez derler. sönmüyor. hepimiz içimizde bir çocukla yaşıyoruz. onun gözleri, bu taşıdığımız gözler. ama öyle zamanlar oluyor ki, kirli hissediyor insan. masumiyetin emaresi okunmuyor gözlerden, cılız bir ışıltı kalıyor geriye. işte o zaman derin bir sarhoşluk. başı dönüyor insanın. arınmak istiyor. çocuk olmak, çocuklaşmak istiyor.
oyunlar oynuyoruz hepimiz. oyunlarla yaşıyoruz. çocukluk huyumuzdan vazgeçememişiz. yaşamak için oyunlar oynuyoruz, vakit geçirmek için oyunlar oynuyoruz, birbirimizi etkilemek için oyunlar oynuyoruz, sevişmek için oyunlar oynuyoruz. “hanımefendi!” diyoruz, “ne kadar da güzelsiniz.” yeni bir insanı oyunumuza davet ediyoruz. oyun arkadaşlarına ihtiyaç duyuyoruz. yalnızlık, insanı sinsi bir kurt gibi içten içe kemirerek tüketir çünkü. avlanıyoruz. tenlerimiz birleşsin diye, şekilden şekle giriyoruz. her şey bütünleşmek için! “matmazel!” yalanlar sıralıyoruz. kibarlıktan ölüyoruz. oyundaki her hamlemizde öldürüyoruz içimizdeki çocuğu. her şey bütünleşmek için! ölüyoruz. yalnızlıktan, sefillikten ölüyoruz. yaşamaya ihtiyaç duyuyoruz. eh, eğlenmek için pek de bir lüksü yok insanın böylesine acımasızca bir dünyada. oyunlara mahkum bırakılıyoruz. ne kadar da şen şakrak oluyoruz! hepsi sevişebilmek için. dedim ya, avlanıyoruz. içimizdeki çocuğu kurban ederek.
ben ise, tüm bu kargaşanın ortasında içimdeki çocuğu arıyorum. yavrusunu kaybetmiş bir anne kadar endişeli bir tavırla. sağa, sola bakınıyor; insanlara soruyorum. kendime soruyorum. bilinçaltıma. yolculuklara çıkıyorum. her yerde onu arıyorum. her taşın altında. her insanın kalbinde. her insanın zihninde. özüme dönmek istiyorum. masumluğumu yakalamak. bir kez daha olsun muzipçe gülebilmek. tiksiniyorum bu gülüşmelerden, oyunlardan. pes ediyorum! oyundan çekiliyorum. kaldıramıyorum. yüreğim kaldıramıyor. oyunlarla yaşamak istemiyorum. oyunbozan olayım istiyorum, tüm kuralları yıkayım istiyorum. bu sefer ne istediğimi biliyorum. ben, mutlak sevgiyi arıyorum! tenlerimiz değil, ruhlarımız çarpışsın istiyorum; ruhlarımız sevişsin istiyorum, birbirine dolansın, kördüğüm olsun. tatlı heyecanlar yaşamak istiyorum. masum heyecanlar. yeniden titreyen parmaklarla bir mektup yazıp, zarfını yalayıp pullayıp postanenin kapısından neşeyle sabırsızca girmek istiyorum. yeniden bir gece radyosunda tanıdık bir isim duymanın heyecanıyla uyumak istiyorum. yeniden, yine ve yeniden bir şeyler heyecanla, bir şey uğruna yapılsın istiyorum. yavaş yavaş keşfetmenin tutkusunu istiyorum. ruhuna dokunmak istiyorum birinin. ruhunu sevmek. sevmek istiyorum yeniden. yeniden aceleci adımlarla birine doğru yürüyeyim istiyorum, aradaki mesafe çabucak kapansın diye kocaman adımlar atmak. mürekkebim şiir olup kalbine aksın istiyorum yeniden. yeniden sevilmek istiyorum. yeniden bir gözbebeğinin büyüyüşünü görmek istiyorum dudaklarından sevgi dökülürken. yeniden kısa saçlarım sevilsin istiyorum. kenarları yenmiş parmaklarım yeniden bir eli sarsın. yeniden yaşamak istiyorum. safça sevmek ve sevilmek. sabırsızlanmak. heyecanlanmak.
umutsuzluğa kapılmak istemiyorum lakin, fazla umutlanmamakta da fayda var. hayalperestlik de karamsarlık gibi öldürür insanı. en kötü ihtimalle, oyunlarla yaşamaya devam ederim.
Yorumlar
Yorum Gönder
yorum yapsana?