stoklarımızda kalmadı!

beklentiler insanı öldürür. ama her zaman da beklediği için değil. beklendiği için. beklentilerin altında güçsüz bir böcek gibi eziliverir insan. suyu çıkana kadar. kabuklarıyla zemine yapışır en sonunda. 

son zamanlarda kendimi ifade etmekte çok zorlanıyorum. dönüp dolaşıp kendi kuyruğuma takılıyorum. tökezliyorum. kapitalizmin dişli çarkları arasında bir o yana, bir bu yana ezilmekten ne kelimelerle ne de düşüncelerimle boğuşmaya vakit kalıyor. dokuz saat boyunca boğuştuğum kelimeler şirket bilgisayarında gördüklerim oluyor. hayat kesinlikle düzlüklerden oluşan bir yol değil.

beklentiler. insanlar ruhumuzu son damlasına, son nefesine kadar sömürdüklerine emin olana dek bizi beklentileriyle sömürürler. her şey aslında gizli bir beklentidir. hayat beklentilerden ibarettir. ve yaşamaya kendinizden bir şeyler beklediğiniz için devam edersiniz. ve kendinizi o düğümü atarken bulduğunuzda anlarsınız ki, siz de kendinizi sömürmüşsünüz beklentileriniz ile. hayat, beklentilerin insanı yavaşça sömürüşüdür. 

insan, doğası gereyi tatmin olmasını bilmez-onu tatmin edebilecek şeyle de yetinmez. hep daha fazlasını ister. gözünü her seferinde daha da büyük boyutta bir hırs bürür. hep daha fazlası, hep daha fazlası! kapitalizmin hayatımıza kattığı milyonlarca olgudan sadece biri. doyumsuz olmak. 

işte şimdi; hep daha fazlası! diyerek doyumsuzca biriktirdiğim kitaplarımın arasında, doyumsuzca hep daha fazla dinlediğim bir şarkı eşliğinde, doyumsuzca planladığımdan daha fazla içtiğim tütünümü içerken, kendi doyumsuzluğumu bir kenara bırakıp ailemin üzerimde yarattığı doyumsuz akademik baskıyı yine doyumsuzca düşünüyorum. daha fazlası! 

daha fazlası yok beyefendi. stoklarımızda kalmadı. tükendik. bittik. istediğiniz akademik başarılar, istediğiniz duygular, istediğiniz paralar, istediğiniz hiçbir şey stokta kalmadı. ve stoklar yenilenmeyecek. mahvolduk. iflas ettik. yok. bu kadar. gidin ve elinizdekiyle yetinin. siktirin gidin ulan! kibarlık da kalmadı stoklarımızda.

Yorumlar

  1. Gerçekten tükendik, "yok"u bile tükettik hanımefendi. Pekii şimdi ne yapacağız?

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

yorum yapsana?

popülerler